| Işıman |
T. |
Erkek |
Parlak, aydınlık yüzlü kimse.
|
| Işıltı |
T. |
Kız/Erkek |
Parlaklık, aydınlık.
|
| Işıltan |
T. |
Kız/Erkek |
Sabahın ilk aydınlığı.
|
| Işılar |
T. |
Kız/Erkek |
1. Parlayan, ışıldayan. 2. Neşeli, canlı, şen.
|
| Işılak |
T. |
Erkek |
1. Parlak. 2. Göz. 3. Temiz. 4. Geniş yapraklarının bir yüzü parlak olan bir tür ot.
|
| Işıktaş |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü kimse.
|
| Işıklı |
T. |
Erkek |
Işığı olan, aydınlık.
|
| Işıkkan |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü bir soydan gelen kimse.
|
| Işıkhan |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü hükümdar.
|
| Işıker |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü kimse.
|
| Işıkay |
T. |
Erkek |
Ay ışığı.
|
| Işıkalp |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü yiğit.
|
| Işıkal |
T. |
Erkek |
"Aydınlan" anlamında kullanılan bir ad.
|
| Işık |
T. |
Kız/Erkek |
1. Aydınlık, ziya. 2. Mutluluk, sevinç veya zekâdan doğan, yüzde ve gözlerde beliren parıltı. 3. Yol gösteren, aydınlatan, önderlik eden kimse.
|
| Ismık |
T. |
Erkek |
Sessiz, utangaç, az konuşan kimse.
|
| Irmak |
T. |
Kız/Erkek |
Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.
|