| Kerman |
Far. |
Erkek |
bk. Kirman
|
| Kerimhan |
T.+Ar. |
Erkek |
Eli açık, cömert hükümdar.
|
| Kerim |
Ar. |
Erkek |
1. Cömert, eli açık. 2. Ulu, büyük.
|
| Keremşah |
Ar.+Far. |
Erkek |
Eli açık, cömert şah.
|
| Kerem |
Ar. |
Erkek |
1. Soyluluk. 2. Cömertlik, el açıklığı, bağış.
|
| Kerami |
Ar. |
Erkek |
bk. Kirami
|
| Keramettin |
Ar. |
Erkek |
Dinin kerameti, doğaüstü gücü.
|
| Keramet |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Bağış. 2. Ağırlama, ikram. 3. Ermişçe yapılan iş, hareket veya söz
|
| Kepez |
T. |
Erkek |
1. Yüksek dağ. 2. Mağara. 3. Gelin başlığı. 4. Kuşların başındaki uzun tüyler.
|
| Kenter |
Soğd.+T. |
Erkek |
Şehirli, kentli.
|
| Kent |
Soğd. |
Erkek |
Şehir, kasaba.
|
| Kenan |
İbr. |
Erkek |
1. Vaat edilmiş ülke.2. Cennet.3. Hazreti Yakup'un ülkesi, Filistin.
|
| Kemter |
Far. |
Erkek |
1. Daha aşağı, daha değersiz. 2. Tam olmayan, eksik.
|
| Kemandar |
Far. |
Erkek |
Yay tutan, yay tutucu.
|
| Kemalettin |
Ar. |
Erkek |
Dinin olgunluğu, eksiksizliği ve değeri.
|
| Kemal |
Ar. |
Erkek |
1. Bilgi ve erdem bakımından olgunluk, yetkinlik, erginlik, eksiksizlik.2. En yüksek değer.
|