Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Özduru | T. | Erkek | Özü temiz ve dürüst olan kimse. |
Özdurul | T. | Erkek | "Özü sakinleşsin" anlamında kullanılan bir ad. |
Özdurum | T. | Erkek | Özü sakin, durulmuş kimse. |
Özek | T. | Erkek | 1. Güç. 2. Çalışkan. 3. Küçük dere. 4. Ağacın, bitkinin içi, özü. 5. Bitki filizi. 6. Bir şeyin ortası. 7. Sel yarıntısı. |
Özekan | T. | Erkek | Canlı, hareketli kimse. |
Özel | T. | Kız/Erkek | 1. Yalnız bir kişiye, bir şeye ait veya ilişkin olan. 2. Devlete değil, kişiye ait olan. 3. Her zaman görülenden, olağandan farklı, dikkate değer. |
Özen | T. | Kız/Erkek | 1. Bir işin elden geldiğince iyi olması için gösterilen çaba. 2. İçerlek, en içeride olan. 3. İlk söz. 4. Birbirine yakın iki dağın arasındaki uzaklık, ara. 5. Dere, ırmak. |
Özenç | T. | Kız/Erkek | 1. İstek. 2. Gıpta, imrenme. |
Özender | T.+Ar. | Erkek | Ender bulunan yaradılışta olan, değerli. |
Özengin | T. | Erkek | Özü sağlam, dürüst olan kimse. |
Özer | T. | Kız/Erkek | Yiğit, doğru kimse. |
Özercan | T.+Far. | Erkek | Yiğit, doğru kimse |
Özerdal | T. | Erkek | Genç kimse. |
Özerdem | T. | Erkek | Bütün erdemleri özünde toplayan kimse. |
Özerdim | T. | Erkek | "Özüne, gerçeğine erdim, ulaştım" anlamında kullanılan bir ad. |
Özerdinç | T. | Erkek | Özünden canlı, dinç olan erkek. |