| Kuddusi |
Ar. |
Erkek |
Kutsal niteliklere ulaşmış olan kimse.
|
| Mensur |
Ar. |
Erkek |
1. Saçılmış, dağılmış. 2. Ölçüsüz, uyaksız, manzum olmayan söz.
|
| Mümtaz |
Ar. |
Erkek |
1. Ayrı tutulmuş, üstün tutulmuş. 2. Seçkin.
|
| Satvet |
Ar. |
Erkek |
Ezici kuvvet, zorluluk.
|
| Zafir |
Ar. |
Erkek |
Zafer kazanan, üstün gelen.
|
| Abdülcemal |
Ar. |
Erkek |
Güzellikleri kendinde toplayan Tanrı'nın kulu.
|
| Kudret |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Güç, kuvvet. 2. Allah'ın gücü. 3. Varlık, zenginlik. 4. Allah yapısı. 5. Yetenek
|
| Abdülcevat |
Ar. |
Erkek |
Cömert olan Tanrı'nın kulu.
|
| Kudretullah |
Ar. |
Erkek |
Tanrının gücü.
|
| Menşur |
Ar. |
Erkek |
1. Dağıtılmış, yayılmış, neşrolunmuş. 2. Eskiden padişahların verdiği vezirlik.
|
| Münasip |
Ar. |
Erkek |
Uygun, yerinde, yaraşır, yakışır.
|
| Nezih |
Ar. |
Erkek |
1. Temiz, lekesiz, masum. 2. Rahat ve huzur veren.3. Güzel, kibar.
|
| Ruhittin |
Ar. |
Erkek |
Dinin ruhu, özü.
|
| Abdülezel |
Ar. |
Erkek |
Ezelden beri var olan Tanrı'nın kulu.
|
| Barik |
Ar. |
Erkek |
Işıklı, parıltılı, parlak, parlayan.
|
| Münci |
Ar. |
Erkek |
Kurtarıcı, kurtaran, önder.
|