Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Dâhi | Ar. | Erkek | Olağanüstü zeki ve yetenekli kimse. |
Dai | Ar. | Erkek | 1. Dua eden, duacı. 2. Davet eden, çağıran. |
Daim | Ar. | Erkek | Sürekli, sonsuz. |
Deha | Ar. | Kız/Erkek | 1. İnsan zekâsının ulaşabileceği en yüksek aşama. 2. Dâhi. |
Dehri | Ar. | Erkek | 1. Dünyanın sonsuzluğuna, ruhun bedenle birlikte öldüğüne inanan kimse. 2. Çok bilgili kimse. |
Delâl | Ar. | Erkek | İnsana hoş, sevimli görünen hâl, naz, işve. |
Devlet | Ar. | Kız/Erkek | 1. Büyük mutluluk. 2. Kut, talih. 3. Büyük aşama, orun, mevki. 4. Toprak bütünlüğü ve siyasal örgütü olan bir ulusun oluşturduğu hukuksal varlık. |
Devlettin | Ar. | Erkek | Dinin mutluluğu, uğuru, büyüklüğü. |
Devran | Ar. | Kız/Erkek | 1. Dünya, felek. 2. Zaman. 3. Talih, yazgı. |
Dürri | Ar. | Erkek | Parlak, parlayan, inci gibi parlayan. |
Ebed | Ar. | Erkek | bk. Ebet |
Ebet | Ar. | Erkek | Sonu olmayan zaman, sonsuzluk. |
Ebrak | Ar. | Erkek | Çok parlak olan. |
Ebubekir | Ar. | Erkek | Bekir'in babası. |
Ecir | Ar. | Erkek | 1. Bir iş veya emek karşılığı verilen şey. 2. Sevap. 3. Aziz, sevgili. |
Ecmel | Ar. | Kız/Erkek | Çok güzel. |