Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Yanık | T. | Erkek | 1. Yanmış olan. 2. Duygulu, dokunaklı. 3. Kavruk, gelişmemiş. 4. Âşık. |
Yangâr | Far. | Erkek | Çok vefalı arkadaş. |
Yandil | Far. | Erkek | Gönül arkadaşı, sevgili. |
Yanbey | T. | Erkek | Arkadaşı bey olan kimse. |
Yanbek | T. | Erkek | Arkadaşları sağlam olan kimse. |
Yanar | T. | Erkek | 1. Parlayan, parıldayan. 2. Kaplıca. 3. Aralık ve ocak ayı. |
Yanal | T. | Erkek | 1. Yanda olan, yana düşen. 2. Alaca, değişik renkli. 3. Kırmızı, pembe. 4. Nehir yatağı. |
Yanaç | T. | Erkek | Yön, taraf. |
Yamçı | T. | Erkek | 1. Sürücü. 2. Bir yüzü uzun tüylü, kalın yün dokumadan yağmurluk. |
Yamanyiğit | T. | Erkek | Cesur, güçlü yiğit. |
Yamantürk | T. | Erkek | Güçlü Türk. |
Yamansoy | T. | Erkek | Güçlü soydan gelen kimse. |
Yamanöz | T. | Erkek | Özü güçlü olan. |
Yamaner | T. | Erkek | Cesur, güçlü kimse. |
Yaman | T. | Erkek | 1. Kötü, korkulan, şiddetli. 2. Cesur, güçlü. 3. Kurnaz, becerikli. |
Yamaç | T. | Erkek | 1. Dağın veya tepenin herhangi bir yanı. 2. Karşı. 3. Yan, yakın. |