Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Tutun | T. | Erkek | Ev, aile. |
Tutuk | T. | Erkek | 1. Akıcı, rahat konuşamayan.2. Eski işlevini göremez duruma gelmiş. 3. Kısılmış, tutulmuş, kesik. 4. Kapalı, tıkalı. 5. Çekingen, sıkılgan. 6. Sıkıntılı. |
Tutuhan | T. | Erkek | Rehin alan hükümdar. |
Tutu | T. | Erkek | Rehin. |
Tutkun | T. | Kız/Erkek | 1. Gönül vermiş.2. Bir şeye alışmış, bağlanmış, düşkün. |
Tutku | T. | Erkek | 1. İrade ve yargıları aşan güçlü bir coşku, ihtiras.2. Güçlü istek ve eğilimin yöneldiği amaç. |
Tuter | T. | Erkek | "Yiğitliği, cesareti sürdür" anlamında kullanılan bir ad. |
Tutel | T. | Erkek | "El tut, yardım et" anlamında kullanılan bir ad. |
Turkan | T. | Erkek | Koruyucu, muhafız. |
Turhan | T. | Erkek | 1. Soylu ve seçkin kimse. 2. Eski Türklerde vergi ödemeyen, hükümdar huzuruna izinsiz girebilen, saygın kişi. |
Turgut | T. | Erkek | Konut, oturulacak yer. |
Turgay | T. | Erkek | Boz renkli, küçük, ötücü, tarlalarda yuva yapan bir tür serçe, toygar. |
Turcan | T.+Far. | Erkek | Genç, delikanlı. |
Turbay | T. | Erkek | Genç kimse. |
Turay | T. | Erkek | Ay gibi güzel genç. |
Turatekin | T. | Erkek | Tuğralı hükümdar. |