| Öztay |
T. |
Erkek |
Özü genç olan kimse.
|
| Ruhcan |
Ar.+Far. |
Erkek |
Ruh ve can.
|
| Şeyyat |
Ar. |
Erkek |
1. Kendini çok yoran, kendini helak eden. 2. Yüze gülücü, iki yüzlü.
|
| Tayberk |
T. |
Erkek |
Güçlü kuvvetli çocuk.
|
| Uçar |
T. |
Erkek |
Uçan, uçucu.
|
| Ünalan |
T. |
Erkek |
Ün-alan. Adı duyulmuş, ün kazanmış.
|
| Yanal |
T. |
Erkek |
1. Yanda olan, yana düşen. 2. Alaca, değişik renkli. 3. Kırmızı, pembe. 4. Nehir yatağı.
|
| Zabit |
Ar. |
Erkek |
Subay.
|
| Abdülcabbar |
Ar. |
Erkek |
bk. Abdülcebbar
|
| Akbörü |
T. |
Erkek |
Beyaz kurt.
|
| Alican |
Ar. |
Erkek |
Yüce, ulu dost.
|
| Arsan |
T. |
Erkek |
Temiz adlı, iyi tanınan kimse.
|
| Barım |
T. |
Erkek |
1. Varlık, servet, zenginlik. 2. İktidar.
|
| Berkin |
T. |
Erkek |
Sağlam, güçlü, kuvvetli.
|
| Bozkır |
T. |
Erkek |
Ağaçsız ve susuz ova.
|
| Çora |
T. |
Erkek |
1. Bir tür toprak. 2. Her türlü yemek.
|