| Kuddusi |
Ar. |
Erkek |
Kutsal niteliklere ulaşmış olan kimse.
|
| Mensur |
Ar. |
Erkek |
1. Saçılmış, dağılmış. 2. Ölçüsüz, uyaksız, manzum olmayan söz.
|
| Mümtaz |
Ar. |
Erkek |
1. Ayrı tutulmuş, üstün tutulmuş. 2. Seçkin.
|
| Oktunç |
T. |
Erkek |
Ok gibi hareketli, tunç gibi sağlam olan kimse.
|
| Öztekin |
T. |
Erkek |
Benzersiz kimse.
|
| Satvet |
Ar. |
Erkek |
Ezici kuvvet, zorluluk.
|
| Sü |
T. |
Erkek |
1. Asker, ordu. 2. Güç, kuvvet.
|
| Şide |
Far. |
Erkek |
Parlak, ışıklı, güneş.
|
| Taydaş |
T. |
Erkek |
Yaşıt, akran.
|
| Topçay |
T. |
Erkek |
Kıvırıla kıvrıla akan ırmak.
|
| Uçay |
T. |
Erkek |
Son ay.
|
| Ünalp |
T. |
Erkek |
Tanınmış, ünlü yiğit.
|
| Yanbey |
T. |
Erkek |
Arkadaşı bey olan kimse.
|
| Zafir |
Ar. |
Erkek |
Zafer kazanan, üstün gelen.
|
| Abdülcemal |
Ar. |
Erkek |
Güzellikleri kendinde toplayan Tanrı'nın kulu.
|
| Akbulut |
T. |
Erkek |
1. Bulutlu havalardaki bunaltıcı sıcaklık. 2. Pamuk bulutları.
|