| Sebahat |
Ar. |
Kız |
bk. Sabahat
|
| Zeyniye |
Ar. |
Kız |
Süslü.
|
| Asuman |
Far. |
Kız |
Gök, gökyüzü.
|
| Ayselen |
T. |
Kız |
İyi haber.
|
| Filbahar |
Far. |
Kız |
Ormanlarda yetişen, beyaz, mavi, mor çiçekler açan, tırmanıcı sarılgan bitki.
|
| Hava |
Ar. |
Kız |
Gökyüzü.
|
| Lemiye |
Ar. |
Kız |
Parlayan, ışıldayan.
|
| Mevcude |
Ar. |
Kız |
1. Var olan, bulunan. 2. Hazır olan, hazır bulunan.
|
| Nadide |
Far. |
Kız |
Görülmemiş, az bulunan, değerli.
|
| Pekdeğer |
T. |
Kız |
Çok değerli, çok kıymetli.
|
| Saçı |
T. |
Kız |
1. Düğün armağanı. 2. Gelinin başına saçılan şeker, arpa, para gibi şeyler.
|
| Tahire |
Ar. |
Kız |
Temiz, pak.
|
| Tuğçe |
T.+Far. |
Kız |
Küçük tuğ.
|
| Zeyno |
T. |
Kız |
Zeynep adının bozulmuş biçimi.
|
| Aysema |
T.+Ar. |
Kız |
Ay gibi parlak, gök gibi yüce olan.
|
| Beylan |
T. |
Kız |
bk. Baylan
|