| Gazel |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Divan edebiyatında bir nazım biçimi. 2. Türk müziğinde belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sesle yapılan taksim. 3. Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı.
|
| Gazi |
Ar. |
Erkek |
1. Düşmanla savaşan veya savaş yapmış kimse. 2. Savaştan sağ ve zafer kazanmış olarak dönen kimse.
|
| Gıyas |
Ar. |
Erkek |
1. Yardım. 2. Yardımcı kimse.
|
| Gıyasettin |
Ar. |
Erkek |
Dinin yayılmasına yardımı dokunan kimse.
|
| Gıyasi |
Ar. |
Erkek |
Yardımla ilgili, yardımcı.
|
| Gurbet |
Ar. |
Kız |
1. Gariplik, yabancılık, yuvasından, yurdundan veya kentinden uzakta olma durumu. 2. Yabancı.
|
| Gülsüm |
Ar. |
Kız |
Yuvarlak, dolgun yüzlü.
|
| Gülsüme |
Ar. |
Kız |
Yuvarlak, dolgun yüzlü.
|
| Hacer |
Ar. |
Kız |
1. Taş, kaya. 2. İsmail Peygamberin annesinin adı.
|
| Hadiye |
Ar. |
Kız |
1. Doğru yolu gösteren, kılavuz, rehber. 2. Önde giden.
|
| Hadra |
Ar. |
Kız |
1. Çok yeşil, en yeşil. 2. Yeşillik.
|
| Hafıza |
Ar. |
Kız |
1. Kuran-ı Kerim'ibaşından sonuna kadar ezberlemiş olan kadın. 2. Yaşantıları, öğrenilen konuları bilinçli olarak akılda tutma, saklama gücü, bellek.
|
| Hafide |
Ar. |
Kız |
Kız torun.
|
| Hafize |
Ar. |
Kız |
Koruyan, saklayan.
|
| Hakikat |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Gerçek, doğru. 2. Gerçek olan şey, gerçeklik.
|
| Hâkime |
Ar. |
Kız |
1. Egemen, hükmeden, hüküm süren. 2. Başta olan, üstün gelen.
|