| Sulhi |
Ar. |
Erkek |
Barışa özgü, barışla ilgili, barış.
|
| Elhan |
Ar. |
Erkek |
Nağmeler, ezgiler.
|
| Hâlet |
Ar. |
Kız/Erkek |
Hal, durum.
|
| Kebir |
Ar. |
Erkek |
1. Büyük, ulu. 2. Çocukluktan çıkmış genç. 3. Yaşça büyük, yaşlı.
|
| Müesser |
Ar. |
Kız/Erkek |
Etkilenmiş, kendisine bir şey tesir etmiş olan.
|
| Müeyyet |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Güçlendirilmiş, sağlam. 2. Yardım gören.
|
| Sultan |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Padişah, hükümdar. 2. Hükümdar ailesinden olan kadınlara verilen ad. 3. Sevilen, beğenilen, baş tacı edilen.
|
| Şerafet |
Ar. |
Erkek |
1. Şerefli olma. 2. Soydanlık, asalet. 3. Hz. Muhammed´in soyundan gelme.
|
| Halife |
Ar. |
Erkek |
1. Birinin yerine geçen kimse. 2. Hz. Muhammed'in vekili ve dünyadaki Müslümanların başı olan kimse.
|
| Melûl |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Usanmış, bıkmış. 2. Hüzünlü, mahzun.
|
| Müferrih |
Ar. |
Kız/Erkek |
Ferahlık veren, iç açan.
|
| Nevfel |
Ar. |
Erkek |
1. Deniz. 2. Leyla ile Mecnun hikâyesindeki Mecnun'un adı.
|
| Şerafettin |
Ar. |
Erkek |
Dinlerin en şereflisi, en büyüğü.
|
| Halil |
Ar. |
Erkek |
Sadık, samimi, dost.
|
| Memduh |
Ar. |
Erkek |
Övülmüş, övülecek.
|
| Servet |
Ar. |
Kız/Erkek |
Zenginlik, varlık.
|