Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Halime | Ar. | Kız | Yumuşak huylu, sert olmayan. |
Halile | Ar. | Kız | Nikâhlı kadın, karı, eş. |
Halide | Ar. | Kız | Sürekli, sonsuz, ebedî. |
Hâlet | Ar. | Kız/Erkek | Hal, durum. |
Halenur | Ar. | Kız | Bazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire. |
Hale | Ar. | Kız | Bazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire, ayla. |
Halâvet | Ar. | Kız | Tatlılık, şirinlik. |
Haktan | T.+Ar. | Kız/Erkek | Allah'tan gelen, Allah'ın verdiği. |
Hâkime | Ar. | Kız | 1. Egemen, hükmeden, hüküm süren. 2. Başta olan, üstün gelen. |
Hakikat | Ar. | Kız/Erkek | 1. Gerçek, doğru. 2. Gerçek olan şey, gerçeklik. |
Hafize | Ar. | Kız | Koruyan, saklayan. |
Hafide | Ar. | Kız | Kız torun. |
Hafıza | Ar. | Kız | 1. Kuran-ı Kerim'ibaşından sonuna kadar ezberlemiş olan kadın. 2. Yaşantıları, öğrenilen konuları bilinçli olarak akılda tutma, saklama gücü, bellek. |
Hadra | Ar. | Kız | 1. Çok yeşil, en yeşil. 2. Yeşillik. |
Hadiye | Ar. | Kız | 1. Doğru yolu gösteren, kılavuz, rehber. 2. Önde giden. |
Hacıkadın | T.+Ar. | Kız | Hacca gitmiş kadın. |