Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Kebuter | Far. | Kız | Güvercin. |
Kebire | Ar. | Kız | 1. Büyük, ulu. 2. Çocukluktan çıkmış genç. 3. Yaşça büyük, yaşlı. 4. Büyük günah. |
Kâzime | Ar. | Kız | Öfkesini, hırsını yenebilen kimse. |
Kayra | T. | Kız/Erkek | Büyük bir kimseden gelen iyilik, ihsan. |
Kaymak | T. | Kız | 1. Sütün yüzünde toplanan yağlı katman 2. En seçkin, en güzel. |
Kayansel | T.+Ar. | Kız/Erkek | Sel gibi taşan, coşan kimse. |
Kayan | T. | Kız/Erkek | 1. Akarsu, sel. 2. Yassı, düz, kat kat oluşmuş taşlar. |
Katun | T. | Kız | bk. Kadın |
Kâtibe | Ar. | Kız | Kadın sekreter, kadın kâtip. |
Kâşife | Ar. | Kız | Bulan, keşfeden, bulucu. |
Karyağdı | T. | Kız | Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad. |
Karsel | T.+Ar. | Kız | Karın erimesiyle oluşan sel. |
Kardelen | T. | Kız | Baharın müjdecisi bir çiçek. |
Kardan | T. | Kız | Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf. |
Karanfil | Ar. | Kız | Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi. |
Karakız | T. | Kız | Esmer kız. |