| Iraz |
T. |
Kız |
bk. Raziye
|
| Irıs |
T. |
Kız |
Mutluluk, saadet.
|
| Irısgül |
T.+Far. |
Kız |
Mutluluk gülü.
|
| Irız |
T. |
Erkek |
Cesur, yiğit.
|
| Irkıl |
T. |
Erkek |
Kâhin, falcı.
|
| Irmak |
T. |
Kız/Erkek |
Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.
|
| Ismık |
T. |
Erkek |
Sessiz, utangaç, az konuşan kimse.
|
| Işık |
T. |
Kız/Erkek |
1. Aydınlık, ziya. 2. Mutluluk, sevinç veya zekâdan doğan, yüzde ve gözlerde beliren parıltı. 3. Yol gösteren, aydınlatan, önderlik eden kimse.
|
| Işıkal |
T. |
Erkek |
"Aydınlan" anlamında kullanılan bir ad.
|
| Işıkalp |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü yiğit.
|
| Işıkay |
T. |
Erkek |
Ay ışığı.
|
| Işıker |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü kimse.
|
| Işıkhan |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü hükümdar.
|
| Işıkkan |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü bir soydan gelen kimse.
|
| Işıklı |
T. |
Erkek |
Işığı olan, aydınlık.
|
| Işıktaş |
T. |
Erkek |
Aydın, ileri görüşlü kimse.
|