Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Salan | T. | Erkek | 1. Otlak, mera. 2. Dinlendirilen tarla, toprak. |
Salâr | Far. | Erkek | Başkumandan, başbuğ, önder. |
Salcan | Ar.+Far. | Erkek | bk. Selcan |
Saldam | T. | Erkek | Ciddilik, ağırbaşlılık. |
Salgur | T. | Erkek | Saldıran, saldırgan. |
Salık | T. | Erkek | 1. Haber, bilgi. 2. Tavsiye. |
Salıkbey | T. | Erkek | Tavsiye edilen bey. |
Salih | Ar. | Erkek | 1. Elverişli, iyi, uygun, yakışır. 2. Yetkisi, hakkı olan. 3. Dinin buyruklarına uygun harekette bulunan. |
Salim | Ar. | Erkek | 1. Sağ, salim, sağlıklı. 2. Eksiksiz, kusursuz. 3. Korkusuz, emin. |
Salis | Ar. | Erkek | Üçüncü. |
Salkın | T. | Erkek | 1. Güneşsiz, serin. 2. Soğuk rüzgâr. |
Salman | T. | Erkek | Başıboş, serbest, özgür. |
Saltan | T. | Kız/Erkek | 1. Tek, yalnız. 2. Temiz, saf. 3. Yalnız başına giden. |
Saltı | T. | Erkek | Gezgin, yolculuk eden. |
Saltık | T. | Erkek | 1. Kendi başına var olan, bağımsız, koşulsuz, mutlak. 2. Salıverilmiş, bırakılmış, azat edilmiş, özgür. |
Saltuk | T. | Erkek | bk. Saltık |