Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Buyruk | T. | Erkek | 1. Belirli bir davranışta bulunmaya zorlayıcı söz, emir. 2. Egemenlik. |
Buyrukalp | T. | Erkek | Buyruk veren yiğit. |
Buyrukata | T. | Erkek | Buyruk veren ata. |
Buyrukbay | T. | Erkek | Buyruk veren zengin. |
Buyrukçu | T. | Erkek | Buyruk veren, emreden. |
Buyrukhan | T. | Erkek | Buyruk veren hükümdar. |
Büge | T. | Kız/Erkek | Su bendi, bent. |
Büget | T. | Erkek | bk. Böget |
Büğdüz | T. | Erkek | 1. Ağacın budak yeri. 2. Çam ağacının özü. |
Bük | T. | Erkek | 1. Ova ve dere kıyılarındaki çalı ve diken topluluğu. 2. Böğürtlen. 3. Akarsu kıyılarındaki verimli tarlalar. 4. Dönemeç. 5. Sık ağaçlık, orman. |
Bükay | T. | Erkek | Hilal. |
Büke | T. | Kız/Erkek | 1. Ejderha, büyük yılan. 2. Akılı, bilgili. |
Büklüm | T. | Kız/Erkek | Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat. |
Bülent | Far. | Erkek | Yüksek, yüce, ulu. |
Bünyamin | İbr. | Erkek | Yakup Peygamber'in en küçük oğlunun adı. |
Büran | Far. | Erkek | Keskin, kesici. |