| Ganiye |
Ar. |
Kız |
1. Zengin, varlıklı. 2. Çok hoş. 3. Kadın şarkıcı.
|
| Garibe |
Ar. |
Kız |
Görülmemiş, tuhaf, şaşılacak.
|
| Gaye |
Ar. |
Kız |
Amaç, erek, hedef.
|
| Gazal |
Ar. |
Kız/Erkek |
Ceylan.
|
| Gazale |
Ar. |
Kız |
Dişi geyik.
|
| Gazel |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Divan edebiyatında bir nazım biçimi. 2. Türk müziğinde belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sesle yapılan taksim. 3. Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı.
|
| Gediz |
T. |
Kız/Erkek |
1. İçinde su birikmiş çukur. 2. Ege bölgesinde bir akarsu.
|
| Gelenay |
T. |
Kız |
Ortaya çıkan ay gibi güzel.
|
| Gelengül |
T.+Far. |
Kız |
Gelen gül gibi güzel.
|
| Gelin |
T. |
Kız |
1. Evlenmek üzere hazırlanıp, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın. 2. Genç kız.
|
| Gelincik |
T. |
Kız |
Yazın kırlarda yetişen kırmızı ve büyük çiçekli bitki.
|
| Gelinkız |
T. |
Kız |
Gelinlik çağındaki kız.
|
| Gencay |
T. |
Kız/Erkek |
bk. Gençay
|
| Gençay |
T. |
Kız/Erkek |
Hilal, ayça.
|
| Gevher |
Far. |
Kız |
1. Elmas, mücevher, inci. 2. Bir şeyin aslı, mayası.
|
| Gezer |
T. |
Kız |
Dolaşan, gezen, gezici.
|