| Refahet |
Ar. |
Kız |
Bolluk, rahatlık.
|
| Arefe |
Ar. |
Kız |
bk. Arife
|
| Bâhire |
Ar. |
Kız |
1. Işıklı, parlak, güzel. 2. Belli, besbelli, açık.
|
| Mefkûre |
Ar. |
Kız |
Ülkü, ideal.
|
| Nejlâ |
Ar. |
Kız |
bk. Neclâ
|
| Sanavber |
Ar. |
Kız |
bk. Sanevber
|
| Bahise |
Ar. |
Kız |
Söz eden, bahseden.
|
| Mutia |
Ar. |
Kız |
1. Boyun eğen, itaat eden. 2. Bağlı, sadık. 3. Rahat.
|
| Cazibe |
Ar. |
Kız |
1. Çekici, alımlı, sevimli. 2. Alım, alımlılık, çekicilik. 3. Yer çekimi, yıldızların birbirini çekmesi.
|
| Fasihe |
Ar. |
Kız |
Güzel, düzgün ve açık konuşan, konuşma yeteneği olan kimse.
|
| Meftune |
Ar. |
Kız |
1. Gönül vermiş, tutkun. 2. Hayran olmuş, şaşırmış.
|
| Tekmile |
Ar. |
Kız |
Ek, eklenmiş.
|
| Bahriye |
Ar. |
Kız |
Denizle ilgili olan.
|
| İrem |
Ar. |
Kız |
1. Cennete benzetilerek yapılan bahçe. 2. Efsanelerde, masallarda ve edebiyatta adı geçen mutluluk simgesi olan şehir veya bahçe.3. Eşi benzeri olmayan, özel ve heybetli olan.
|
| Mehabet |
Ar. |
Kız |
1. Büyük ve saygıdeğer kimselere duyulan saygı. 2. Büyüklük, ululuk, yücelik.
|
| Şemsinisa |
Ar. |
Kız |
Kadınların güneşi.
|