| Lâleruh |
Far. |
Kız |
Lâle yanaklı, yanağı lâle gibi kırmızı olan.
|
| Mesude |
Ar. |
Kız |
Mutlu, sevinçli, bahtiyar.
|
| Paksu |
T.+Far. |
Kız |
Su gibi temiz ve saf olan kimse.
|
| Zerefşan |
Far. |
Kız |
1. Altın saçan, altın saçıcı. 2. Altın kakmalı. 3. Bir lale türü.
|
| Abıhayat |
Ar.+Far. |
Kız |
Hayat suyu, içene sonsuz yaşam sağlayan efsanevi su.
|
| Asiye |
Ar. |
Kız |
İsyan eden.
|
| Aynımah |
Ar.+Far. |
Kız |
Aya benzeyen, ayın benzeri, eşi, ay kadar güzel.
|
| Gülveren |
T.+Far. |
Kız |
Gül veren.
|
| Lâlezar |
Far. |
Kız |
Lâle yetişen yer, lâle bahçesi.
|
| Mesure |
Ar. |
Kız |
Rivayet yoluyla öğrenilmiş olan ünlü, önemli haber.
|
| Paksüt |
T.+Far. |
Kız |
Temiz süt emmiş, soyu temiz kimse.
|
| Taçeser |
Ar. |
Kız |
Değerli, nitelikli yapıt.
|
| Ünzile |
Ar. |
Kız |
İndirilmiş, inzal olunmuş.
|
| Yaşıyan |
T. |
Kız |
Işıldayan, parlayan.
|
| Âsiye |
Ar. |
Kız |
l. Direk, sütun. 2. Acılı, kederli üzüntülü kadın. 3. Hz. Musayı Nilden çıkararak büyütüp yetiştiren Firavunun eşi.
|
| Betül |
Ar. |
Kız |
1. Namuslu, temiz kadın. 2. Allah'ın emri. 3. Hazreti Meryem'in ve Hazreti Fatma'nın lakapları. 4. Ana ağaçtan ayrılıp, ayrı kök salan fidan.
|