| Tennur |
Ar.+Far. |
Kız |
Teni nur gibi aydınlık, berrak olan, güzel.
|
| Bihin |
Far. |
Kız |
En iyi, çok iyi, seçkin.
|
| Amber |
Ar. |
Kız |
1. Amber balığından çıkarılan güzel kokulu, kül renginde bir madde. 2. Güzel kokulu bazı maddelerin ortak adı.
|
| Ayver |
T. |
Kız |
"Çevrene ışık saç, yararlı ol" anlamında kullanılan bir ad.
|
| Canfidan |
Far.+Yun. |
Kız |
Özü fidan gibi düzgün olan kimse.
|
| Düri |
Ar. |
Kız |
bk. Düriye
|
| Evecen |
T. |
Kız |
Çabuk hareket eden, canlı, ivecen.
|
| Güldan |
Far. |
Kız |
Çiçek konulan kap, çiçeklik.
|
| Günnar |
T.+Ar. |
Kız |
Günü heyecanlı ve ateşli geçen.
|
| Hoşfidan |
Far.+Rum. |
Kız |
Güzel endamlı, boylu boslu kadın.
|
| İlşen |
T. |
Kız |
Ülkenin mutlu ve şen insanı.
|
| Mubahat |
Ar. |
Kız |
Günah veya sevap olmayan işler.
|
| Nursu |
T.+Ar. |
Kız |
Parlak ve berrak su gibi temiz ve saf olan.
|
| Sakibe |
Ar. |
Kız |
1. Döken, dökücü. 2. Dökülen.
|
| Selime |
Ar. |
Kız |
Sağlam, kusursuz, doğru.
|
| Tennure |
Ar. |
Kız |
Mevlevi dervişlerinin sema ayini sırasında giydikleri giysi.
|