Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Sala | T. | Erkek | Sırayla ekimde, köyce ekime ayrılan yer. |
Salan | T. | Erkek | 1. Otlak, mera. 2. Dinlendirilen tarla, toprak. |
Saldam | T. | Erkek | Ciddilik, ağırbaşlılık. |
Salgur | T. | Erkek | Saldıran, saldırgan. |
Salık | T. | Erkek | 1. Haber, bilgi. 2. Tavsiye. |
Salıkbey | T. | Erkek | Tavsiye edilen bey. |
Salıkbike | T. | Kız | Tavsiye edilen, beğenilen kadın. |
Salınbike | T. | Kız | Salınan, nazlanan kadın. |
Salkım | T. | Kız | 1. Üzüm gibi birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş. 2. Üzerinde kısa saplı dallar bulunan çiçek topluluğu. 3. Akasya. |
Salkın | T. | Erkek | 1. Güneşsiz, serin. 2. Soğuk rüzgâr. |
Salman | T. | Erkek | Başıboş, serbest, özgür. |
Saltan | T. | Kız/Erkek | 1. Tek, yalnız. 2. Temiz, saf. 3. Yalnız başına giden. |
Saltı | T. | Erkek | Gezgin, yolculuk eden. |
Saltık | T. | Erkek | 1. Kendi başına var olan, bağımsız, koşulsuz, mutlak. 2. Salıverilmiş, bırakılmış, azat edilmiş, özgür. |
Saltuk | T. | Erkek | bk. Saltık |
Saltukalp | T. | Erkek | Özgür yiğit. |