Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Mansure | Ar. | Kız | Allahın yardımıyla üstün gelen, galip gelen. |
Manzur | Ar. | Erkek | 1. Görünen, görülmüş. 2. Beğenilen. |
Marifet | Ar. | Kız | Beceriklilik, el uzluğu. |
Maruf | Ar. | Erkek | 1. Herkesçe bilinen, tanınmış, belli. 2. Ünlü. |
Marufe | Ar. | Kız | 1. Herkesçe bilinen, tanınmış, belli. 2. Ünlü. |
Marziye | Ar. | Kız | Hoşa giden, beğenilen. |
Masum | Ar. | Erkek | 1. Günahsız, suçsuz. 2. Küçük çocuk. 3. Temiz, saf. |
Masume | Ar. | Kız | 1. Günahsız, suçsuz. 2. Küçük çocuk. 3. Temiz, saf. |
Maşallah | Ar. | Erkek | 1. "Tanrının istediği gibi" anlamında kullanılan bir ad. 2. "Tanrı nazardan saklasın" anlamında kullanılan bir ad.3. Hayret ve memnunluk anlatan söz. |
Maşuk | Ar. | Erkek | Sevilen, sevilmiş kimse. |
Maşuka | Ar. | Kız | Sevilen, sevilmiş kimse. |
Matlup | Ar. | Erkek | İstenilen, aranılan, talep edilen şey. |
Matuk | Ar. | Erkek | Azat olunmuş, özgürlüğü bağışlanmış. |
Mavi | Ar. | Kız | Gökyüzünün rengi. |
Mavisel | Ar. | Kız | Sel gibi coşkun, coşkulu olan. |
Mazhar | Ar. | Erkek | 1. Bir şeyin göründüğü çıktığı yer. 2. Şereflenme, onurlanma. |