Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Sada | Ar. | Kız/Erkek | bk. Seda |
Sebat | Ar. | Kız/Erkek | 1. Yerinde durma, kımıldamama. 2. Sözünden, kararından vazgeçmeme. |
Tahsin | Ar. | Erkek | 1. Beğenme, alkışlama. 2. Güzelleştirme. |
Zeynullah | Ar. | Erkek | Allah'ın süsü. |
Havi | Ar. | Erkek | İçine alan, kaplayan. |
Mevdut | Ar. | Erkek | Sevilmiş, sevilen. |
Sebati | Ar. | Erkek | 1. Sebatlık, sözünde, kararında durma. 2. Sebatlı, sözünde duran. |
Zeynur | Ar. | Erkek | bk. Zinnur |
Nadir | Ar. | Erkek | Seyrek, az bulunur. |
Sadakat | Ar. | Erkek | Dostluk, içten bağlılık, doğruluk, vefalılık. |
Sebih | Ar. | Erkek | Yüzme, yüzüş. |
Kısmet | Ar. | Kız/Erkek | Allahın herkese uygun gördüğü yaşama durumu, nasip, kader. |
Mevlâna | Ar. | Erkek | 1. "Efendimiz" anlamında kullanılan bir ad. 2. Hazret anlamında bir san. |
Sebil | Ar. | Kız/Erkek | 1. Yol, büyük cadde. 2. Su dağıtılan yer. 3. Hayır için parasız dağıtılan su. |
Şafak | Ar. | Kız/Erkek | Güneş doğmadan az önce beliren aydınlık. |
Taip | Ar. | Erkek | Tövbe eden. |