| Müçteba |
Ar. |
Erkek |
Seçilmiş, seçkin.
|
| Mücevher |
Ar. |
Kız |
Değerli süs eşyası.
|
| Mücessem |
Ar. |
Kız |
Cisim durumunda olan, cisimlenmiş, somut.
|
| Mücellâ |
Ar. |
Kız |
Parlatılmış, parlak, cilalı.
|
| Müceddet |
Ar. |
Kız |
Yenilenmiş.
|
| Mücap |
Ar. |
Erkek |
Duası kabul edilen kimse.
|
| Mücahittin |
Ar. |
Erkek |
Dinin düşmanlarıyla savaşan, din mücahidi.
|
| Mücahit |
Ar. |
Erkek |
Din uğruna savaşan, uğraşan, savaşçı.
|
| Mübine |
Ar. |
Kız |
1. İyiyi ve kötüyü ayıran. 2. Açık, besbelli.
|
| Mübin |
Ar. |
Erkek |
1. İyiyi ve kötüyü ayıran. 2. Açık, besbelli.
|
| Mübeyyen |
Ar. |
Kız |
Ortaya çıkarılmış, açıklanmış, açıkça bildirilmiş.
|
| Müberra |
Ar. |
Kız |
Temize çıkmış, aklanmış.
|
| Mübeccel |
Ar. |
Kız |
Saygı gösterilmiş, yüceltilmiş, ulu.
|
| Mübareke |
Ar. |
Kız |
1. Bereketli. 2. Uğurlu, hayırlı, kutlu.
|
| Mübarek |
Ar. |
Erkek |
1. Bereketli. 2. Uğurlu, hayırlı, kutlu.
|
| Mübahat |
Ar. |
Kız |
Övünme, kendini övme.
|