Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Karabükey | T. | Erkek | Güçlü güreşçi. |
Karabulut | T. | Erkek | Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu. |
Karabuğra | T. | Erkek | Deve gibi boylu boslu olan kimse. |
Karabuğday | T. | Erkek | Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki. |
Karabudun | T. | Erkek | Esmer milletten olan. |
Karabörü | T. | Erkek | İşini iyi bilen esmer kimse. |
Karaboğa | T. | Erkek | Güçlü, kuvvetli esmer kimse. |
Karabey | T. | Erkek | Esmer, yağız bey. |
Karabay | T. | Erkek | Esmer, yağız kimse. |
Karabatak | T. | Erkek | 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan. |
Karabaş | T. | Erkek | 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday. |
Karaalp | T. | Erkek | Esmer, kara yağız yiğit. |
Kara | T. | Erkek | 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer. |
Kaplan | T. | Erkek | Kedigillerden, enine siyah çizgili, koyu sarı postu olan çevik ve yırtıcı hayvan. |
Kapkın | T. | Erkek | Uygun, düzenli. |
Kapçak | T. | Erkek | 1. Kale kuşatmasında duvara çakılmış büyük çember. 2. Bayrak. |