| Turfa |
Ar. |
Kız |
Az bulunur, nadir, değerli.
|
| Turaç |
T. |
Kız/Erkek |
Keklik cinsinden eti yenir bir av kuşu.
|
| Tuncay |
T. |
Kız/Erkek |
Tunç renginde ay.
|
| Tunca |
T. |
Kız/Erkek |
Balkan yarımadasında Meriç ırmağının kolu.
|
| Tunahan |
T. |
Kız/Erkek |
Görkemli, gösterişli hükümdar.
|
| Tuna |
T. |
Kız/Erkek |
1. Çok, bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli.
|
| Tulû |
Ar. |
Kız/Erkek |
Doğma, doğuş.
|
| Tulca |
T. |
Kız |
1. Tül kadar ince olan. 2. Hayalden de güzel olan.
|
| Tuhfe |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Armağan, hediye. 2. Hoşa giden, güzel şey.
|
| Tuğyan |
Ar. |
Kız/Erkek |
Coşma, taşma, coşkunluk.
|
| Tuğçe |
T.+Far. |
Kız |
Küçük tuğ.
|
| Tuğba |
Ar. |
Kız |
bk. Tuba
|
| Tuba |
Ar. |
Kız |
1. Güzellik, iyilik, hoşluk. 2. Cennette bulunduğuna inanılan, kökü yukarıda, dalları aşağıda büyük bir ağaç.
|
| Töre |
T. |
Kız/Erkek |
1. Eğitim, görgü, gelenek. 2. Soyluluk, asalet. 3. Eksiksiz, mükemmel. 4. Geline verilen armağan.
|
| Toprak |
T. |
Kız/Erkek |
1. Yer kabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. 2. Ülke, memleket. 3. İşlenmiş arazi.
|
| Topaz |
Fr. |
Kız |
Alüminyum silikatı ve florinden oluşan, kahverengi veya soluk sarı renkte değerli taş.
|