| Selâmi |
Ar. |
Erkek |
İyilik, barış ve rahatlıkla ilgili.
|
| Selâmullah |
Ar. |
Erkek |
Tanrının selamı.
|
| Selâtin |
Ar. |
Erkek |
Sultanlar.
|
| Selim |
Ar. |
Erkek |
Sağlam, kusursuz, doğru.
|
| Selime |
Ar. |
Kız |
Sağlam, kusursuz, doğru.
|
| Selma |
Ar. |
Kız |
1. Barış içinde bulunma, huzur, erinç. 2. Güzel, hoş kadın.
|
| Selman |
Ar. |
Erkek |
Barış içinde bulunma, huzur, erinç.
|
| Selmi |
Ar. |
Erkek |
Barışla ilgili, barışçıl.
|
| Selmin |
Ar. |
Kız |
Barış yanlısı, barış ve sevgi duygusuyla dolu.
|
| Selnur |
Ar. |
Kız |
Işık seli.
|
| Selva |
Ar. |
Kız |
1. Bıldırcın eti. 2. Tih Çölünde bulundukları sürece İsrailoğullarına Allah tarafından kudret helvasıyla birlikte, karınlarını duyurmaları için gönderildiğine inanılan kuş.
|
| Selvet |
Ar. |
Kız |
Gönül rahatlığı.
|
| Sema |
Ar. |
Kız |
Gökyüzü.
|
| Semahat |
Ar. |
Kız/Erkek |
Cömertlik, el açıklığı, iyilikseverlik.
|
| Semai |
Ar. |
Erkek |
bk. Semavi
|
| Semanur |
Ar. |
Kız |
Gökyüzünün aydınlığı, ışığı.
|