| Durdu |
T. |
Kız/Erkek |
Uzun ömürlü olması, yaşaması istenen çocuklara verilen bir ad.
|
| Duru |
T. |
Kız/Erkek |
Bulanık olmayan, temiz, berrak, saf.
|
| Duygu |
T. |
Kız/Erkek |
Kimi nesne, olay ya da kişilerin insanın iç dünyasında uyandırdığı izlenim, his.
|
| Ece |
T. |
Kız/Erkek |
1. Başkan, ulu, ileri gelen. 2. Ak sakallı ihtiyar. 3. Arkadaş, dost.
|
| Ecehan |
T. |
Kız/Erkek |
Saygın, özel kadın.
|
| Ecer |
T. |
Kız/Erkek |
Yeni, güzel, iyi.
|
| Ecmel |
Ar. |
Kız/Erkek |
Çok güzel.
|
| Ediz |
T. |
Kız/Erkek |
Ulu, yüce, değerli kimse.
|
| Efdal |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Çok erdemli, çok faziletli. 2. En iyi, üstün.
|
| Eflâtun |
Ar. |
Kız/Erkek |
Açık mor renk.
|
| Efser |
Far. |
Kız/Erkek |
Taç.
|
| Ege |
T. |
Kız/Erkek |
1. Bir çocuğu koruyan, işlerine bakan ve her hâlinden sorumlu olan kimse. 2. Yaşça büyük. 3. Sahip.
|
| Egemen |
T. |
Kız/Erkek |
Buyruk ve hüküm sahibi, buyruğunu yürüten, bağımlı olmayan.
|
| Ekim |
T. |
Kız/Erkek |
1. Toprağa ürün ekme işi. 2. Yılın onuncu ayı.
|
| Ekin |
T. |
Kız/Erkek |
1. Ekilmiş tahılın filiz vermiş biçimi, tarlada bitmiş tahıl. 2. Buğday. 3. Kültür.
|
| Elçin |
T. |
Kız/Erkek |
1. Deste, tutam. 2. Daha çok yaz gecelerinde öten bir böcek türü, ağustos böceği. 3. Bulmaca, bilmece.
|