Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Kâşife | Ar. | Kız | Bulan, keşfeden, bulucu. |
Mebuse | Ar. | Kız | 1. Gönderilmiş, yollanmış. 2. Milletvekili. |
Neclâ | Ar. | Kız | 1. Çocuk, evlat. 2. Kuşak, soy, nesil. 3. Güzel gözlü kadın. |
Tülinay | T. | Kız | Kimi kez ayın çevresinde oluşan dairesel hale |
Ağanbegüm | T. | Kız | Göğe doğru yükselen, yüce hanımefendi. |
Badiye | Ar. | Kız | Çöl. |
Biricik | T. | Kız | Tek, eşsiz, çok sevilen, benzeri olmayan. |
Edibe | Ar. | Kız | 1. Terbiyeli, saygılı, nazik kimse. 2. Edebiyatla ilgilenen kimse. |
Fahrünnisa | Ar. | Kız | Kadının erdemi, onuru, büyüklük ve ululuğu. |
Raufe | Ar. | Kız | Merhametli, acıyan. |
Samiha | Ar. | Kız | Cömert, eli açık. |
Tezgül | Far. | Kız | Aceleci güzel. |
Ağanbike | T. | Kız | bk. Ağanbüke. |
Birim | T. | Kız | "Bir tanem, sevdiğim, biriciğim" anlamında kullanılan bir ad. |
Necmiye | Ar. | Kız | Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait. |
Ravza | Ar. | Kız | Çimeni, ağacı bol olan yer, bahçe. |