| Necat |
Ar. |
Kız/Erkek |
Kurtuluş, kurtulma.
|
| Vicdan |
Ar. |
Kız/Erkek |
Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç.
|
| İnayet |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Yardım, ihsan, iyilik, lütuf. 2. Gözetme, kayırma. 3. İnsanları rahata kavuşturmak için Allahın yapmış olduğu doğaüstü bağış veya yardım.
|
| Sıla |
Ar. |
Kız/Erkek |
Doğup büyüdüğü yere gidip ayrı kaldığı yakınlarına kavuşma.
|
| Efdal |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Çok erdemli, çok faziletli. 2. En iyi, üstün.
|
| Nedret |
Ar. |
Kız/Erkek |
Azlık, seyreklik, az bulunma.
|
| Samur |
Ar. |
Kız/Erkek |
Değerli kürkü olan bir sansar türü.
|
| Nefis |
Ar. |
Kız/Erkek |
Herkes tarafından beğenilen, çok güzel.
|
| Eflâtun |
Ar. |
Kız/Erkek |
Açık mor renk.
|
| Mutahhar |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Temizlenmiş, temiz. 2. Kutlu, kutsal, mübarek.
|
| İnkılâp |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Bir durumdan başka bir duruma dönme, dönüşüm. 2. Devrim.
|
| Muteber |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Hatırı sayılan, saygın. 2. İnanılır, güvenilir.
|
| Hürmet |
Ar. |
Kız/Erkek |
Saygı.
|
| Refet |
Ar. |
Kız/Erkek |
Acıma, esirgeme, merhamet etme.
|
| Refhan |
Ar. |
Kız/Erkek |
Varlık içinde yaşayan kimse.
|
| Hürriyet |
Ar. |
Kız/Erkek |
Özgürlük, bağımsızlık, serbestlik.
|