| Erek |
T. |
Erkek |
Gerçekleştirilmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, hedef.
|
| Ereken |
T. |
Erkek |
Erkenden ekim yapan kimse.
|
| Erel |
T. |
Kız/Erkek |
Eli güçlü olan.
|
| Erem |
T. |
Kız/Erkek |
Bir işe gönüllü, istekli olma.
|
| Eren |
T. |
Kız/Erkek |
1. Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse. 2. Deneyimli, akıllı kimseler. 3. Dost. 4. Hayırlı çocuk.
|
| Erenalp |
T. |
Erkek |
Deneyimli, akıllı kimse.
|
| Erenay |
T. |
Kız/Erkek |
Deneyimli, akıllı kimse.
|
| Erendemir |
T. |
Erkek |
Deneyimli, akıllı, güçlü kimse.
|
| Erendiz |
T. |
Kız/Erkek |
Gezegenlerin en büyüğü ve güneşe yakınlık bakımından beşinisi, Jüpiter.
|
| Erenel |
T. |
Erkek |
Eli her şeye ulaşan kimse.
|
| Erengüç |
T. |
Erkek |
Deneyimli, akıllı, güçlü kimse.
|
| Erenkara |
T. |
Erkek |
Deneyimli, akıllı, siyah tenli kimse.
|
| Erenler |
T. |
Erkek |
1. Benliğinden sıyrılmış, öz varlığından geçmiş, kendini Allah'a adamış kimseler. 2. Gönül gözüyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimseler. 3. Allah yolunda sırlara ermiş tarikat uluları. 4. Erkekler.
|
| Erenöz |
T. |
Erkek |
Özü ermiş kimse.
|
| Erensoy |
T. |
Erkek |
Ermişlerin soyundan gelen kimse.
|
| Erensü |
T. |
Erkek |
Amacına ulaşmış asker.
|