Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Ziyneti | Ar. | Kız | Süslü. |
Zuhal | Ar. | Kız | bk. Zühal |
Zübeyde | Ar. | Kız | Öz, asıl, cevher. |
Zühal | Ar. | Kız | Satürn gezegeni, Sekendiz. |
Zühre | Ar. | Kız | Çulpan, Çoban yıldızı, Venüs. |
Zühtiye | Ar. | Kız | Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren. |
Zülâl | Ar. | Kız | Saf, tatlı, hafif, güzel, soğuk su. |
Züleyha | Ar. | Kız | Su perisi. |
Zümra | Ar. | Kız | 1. Güzel, iyi ahlaklı. 2. Cesur, yürekli. |
Zümrüt | Ar. | Kız | Cam parlaklığında, yeşil renkte, saydam, değerli bir süs taşı. |
Sare | Ar. | Kız | 1. Sıçrayan, atlayan. 2. İhtiyaç. 3. Susuzluk. 4. Hz. İbrahim'in eşinin adı. |
Rümeysa | Ar. | Kız | 1. Küçükköpek Takımyıldızı'nda en büyük yıldızın adı. 2. Oğlunu peygamberimize hizmetçi olarak veren kadın sahabelerden birinin adı. |
Tuğba | Ar. | Kız | bk. Tuba |
Lâmiye | Ar. | Kız | Parıldayan, parlak, parıltılı. |
Sabite | Ar. | Kız | 1. Değişmeyen, kımıldamayan. 2. Kanıtlanmış, anlaşılmış. |
Semanur | Ar. | Kız | Gökyüzünün aydınlığı, ışığı. |