Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Elvan | Ar. | Kız/Erkek | 1. Renkler, çeşitler. 2. Rengârenk. |
Elveda | Ar. | Kız | Bir daha kavuşulamayacağı düşünülen bir şeyden ayrılırken kullanılan bir söz. |
Emanet | Ar. | Kız/Erkek | 1. Korunmak için birine veya bir yere bırakılan kimse. 2. Can. |
Emel | Ar. | Kız | Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek. |
Emetullah | Ar. | Kız | Allah'ın kulu (kadınlar için kullanılır). |
Emine | Ar. | Kız | 1. İnanılır, güvenilir. 2. Sakıncasız, tehlikesiz. 3. Yüreğinde korku olmayan, korkusuz. |
Emriye | Ar. | Kız | Emirle, buyrukla ilgili. |
Emsal | Ar. | Kız/Erkek | 1. Eşler, benzerler, yaşıtlar. 2. Örnek. |
Ender | Ar. | Kız/Erkek | Çok az, çok seyrek, az bulunan. |
Enfes | Ar. | Kız | Çok güzel, en güzel. |
Enise | Ar. | Kız | Dost, arkadaş, yâr, sevgili. |
Eribe | Ar. | Kız | Akıllı, zeki kadın |
Ermiye | Ar. | Kız | Dolu yağdıran kasırga bulutları. |
Erna | Ar. | Kız | Çok güzel ve cilveli sevgili. |
Esma | Ar. | Kız | Adlar, isimler. |
Esmer | Ar. | Kız | Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday rengi olan, yağız kimse. |