| Şekerpare |
Far. |
Kız |
1. Çok tatlı bir kayısı türü. 2. Bir tür nakış. 3. Bir tür tatlı.
|
| Şekernaz |
Far. |
Kız |
Çok nazlanan güzel.
|
| Şeker |
Far. |
Kız |
Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı.
|
| Şehvar |
Far. |
Kız |
bk. Şahvar
|
| Şehriye |
Far. |
Kız |
1. Şehirli, kentli. 2. Kibar, ince, nazik.
|
| Şehriyâr |
Far. |
Kız |
Padişah, hükümdar.
|
| Şehrinaz |
Far. |
Kız |
Türk müziğinin en eski makamlarından biri.
|
| Şehriban |
Far. |
Kız |
Şehrin büyüğü, ileri geleni.
|
| Şehrazat |
Far. |
Kız |
Kendi kendine yaşayan, özgür.
|
| Şehper |
Far. |
Kız |
Kuş kanadının en uzun tüyü.
|
| Şehnaz |
Far. |
Kız |
1. Çok nazlı. 2. Türk müziğinin eski mürekkep makamlarından biri.
|
| Şehime |
Ar. |
Kız |
Akıllı ve kurnaz.
|
| Şehbal |
Far. |
Kız |
Kuş kanadının en uzun tüyü.
|
| Şefkat |
Ar. |
Kız/Erkek |
Sevecenlik, acıma ve sevgi duygusu.
|
| Şefika |
Ar. |
Kız |
Şefkatli, acıması olan, esirgeyici.
|
| Şefaat |
Ar. |
Kız/Erkek |
Birinin suçunun bağışlanması veya dileğinin yerine getirilmesi için o kimseyle Tanrı arasında peygamberin yaptığı aracılık.
|