| Sakibe |
Ar. |
Kız |
1. Döken, dökücü. 2. Dökülen.
|
| Sakine |
Ar. |
Kız |
1. Durgun, dingin. 2. Sessiz, kendi hâlinde.
|
| Salıkbike |
T. |
Kız |
Tavsiye edilen, beğenilen kadın.
|
| Salınbike |
T. |
Kız |
Salınan, nazlanan kadın.
|
| Saliha |
Ar. |
Kız |
1. Elverişli, iyi, uygun, yakışır. 2. Yetkisi ve hakkı olan. 3. Dinin buyruklarına uygun harekette bulunan.
|
| Salime |
Ar. |
Kız |
1. Sağ, sağlam. 2. Eksiksiz, kusursuz. 3. Korkusuz, emin.
|
| Salise |
Ar. |
Kız |
Üçüncü.
|
| Salkım |
T. |
Kız |
1. Üzüm gibi birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş. 2. Üzerinde kısa saplı dallar bulunan çiçek topluluğu. 3. Akasya.
|
| Saltan |
T. |
Kız/Erkek |
1. Tek, yalnız. 2. Temiz, saf. 3. Yalnız başına giden.
|
| Saltanat |
Ar. |
Kız |
Sultanlık, hükümdarlık.
|
| Samahat |
Ar. |
Kız |
bk. Semahat
|
| Samiha |
Ar. |
Kız |
Cömert, eli açık.
|
| Samime |
Ar. |
Kız |
Öz, asıl, iç, gönül.
|
| Samire |
Ar. |
Kız |
Meyveli, meyve veren.
|
| Samiye |
Ar. |
Kız |
Yüksek, yüce.
|
| Samur |
Ar. |
Kız/Erkek |
Değerli kürkü olan bir sansar türü.
|