Köken | Cinsiyet | Anlam | |
---|---|---|---|
Irıs | T. | Kız | Mutluluk, saadet. |
Irmak | T. | Kız/Erkek | Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir. |
Işık | T. | Kız/Erkek | 1. Aydınlık, ziya. 2. Mutluluk, sevinç veya zekâdan doğan, yüzde ve gözlerde beliren parıltı. 3. Yol gösteren, aydınlatan, önderlik eden kimse. |
Işıl | T. | Kız | Işıldayan, parlayan. |
Işılar | T. | Kız/Erkek | 1. Parlayan, ışıldayan. 2. Neşeli, canlı, şen. |
Işılay | T. | Kız | Parlayan, ışıldayan ay, ay ışığı. |
Işıldar | T. | Kız | Parlak, göz alıcı, ışıldayan. |
Işıltan | T. | Kız/Erkek | Sabahın ilk aydınlığı. |
Işıltı | T. | Kız/Erkek | Parlaklık, aydınlık. |
Işım | T. | Kız | 1. Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti. 2. Simşek. |
Işın | T. | Kız/Erkek | Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti. |
Işınay | T. | Kız | Ay gibi parlak yüzlü kimse. |
Işınbike | T. | Kız | Yüzü ay gibi parlak kadın. |
Işınsal | T. | Kız | "Etrafı aydınlat, ışık saç" anlamında kullanılan bir ad. |
Işınsu | T. | Kız/Erkek | Su gibi parlak ve saf olan. |
Işıt | T. | Kız | "Aydınlat, ışık saç, parlaklık ver" anlamında kullanılan bir ad. |