| Sırma |
T. |
Kız |
1. Altın yaldızlı veya yaldızsız ince gümüş tel. 2. Sarı ve güzel saç.
|
| Taliye |
Ar. |
Kız |
1. Sonradan gelen, bir şeyin arkası sıra giden. 2. Kuran okuyan.
|
| Vahibe |
Ar. |
Kız |
Bağışlayan, bağışlayıcı.
|
| Acunbüke |
T. |
Kız |
Dünya güzeli.
|
| Ayşe |
Ar. |
Kız |
Rahat ve huzur içinde yaşayan.
|
| Gamze |
Ar. |
Kız |
1. Süzgün ve yan bakış. 2. Çenedeki veya yanaktaki çukurluk.
|
| Gülaslı |
T.+Ar.+Far. |
Kız |
Soyu sopu gül gibi güzel olan.
|
| Nakşıdil |
Ar.+Far. |
Kız |
Gönül resmi, gönül süsü.
|
| Nurgül |
Ar.+Far. |
Kız |
Aydınlı, ışık saçan güzel.
|
| Pervin |
Far. |
Kız |
Ülker yıldızı, Süreyya.
|
| Safir |
Fr. |
Kız |
Mavi renkli, değerli bir korindon türü, gök yakut.
|
| Seden |
T. |
Kız |
Uyanık, tetikte, gözü açık olan.
|
| Sırmahan |
T. |
Kız |
Sarı ve güzel saçlı güzel.
|
| Vahide |
Ar. |
Kız |
Tek, bir, yalnız.
|
| Akibe |
Ar. |
Kız |
Arkadan gelen, izleyen, takip eden.
|
| Ayşecan |
Ar.+Far. |
Kız |
Rahat ve huzur içinde yaşayan kimse.
|