| Mensure |
Ar. |
Kız |
Saçılmış, dağılmış.
|
| Mümtaze |
Ar. |
Kız |
1. Ayrı tutulmuş, üstün tutulmuş. 2. Seçkin.
|
| Nezaket |
Ar. |
Kız |
İncelik, kibarlık.
|
| Ruhişen |
Ar. |
Kız |
Şen ruhlu, neşeli, canlı kimse.
|
| Şifa |
Ar. |
Kız |
İyi olma, kurtulma.
|
| Zafire |
Ar. |
Kız |
Zafer kazanan, üstün gelen.
|
| Baria |
Ar. |
Kız |
Güzel, tam, mükemmel, üstün.
|
| Şiir |
Ar. |
Kız |
1. Zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan edebî anlatım biçimi.2. Düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey.
|
| Kudsiye |
Ar. |
Kız |
Kutsal.
|
| Menşure |
Ar. |
Kız |
Dağıtılmış, yayılmış, neşrolunmuş.
|
| Nezihe |
Ar. |
Kız |
1. Temiz, lekesiz, masum. 2. Rahat ve huzur veren.3. Güzel, kibar.
|
| Ruhiye |
Ar. |
Kız |
Ruhla ilgili,ruha ait.
|
| Zahide |
Ar. |
Kız |
Dinin buyruklarını yerine getiren, haramdan kaçınan kimse, sofu.
|
| Barika |
Ar. |
Kız |
1. Işık, parıltı, 2. Şimşek, yıldırım parıltısı.
|
| Münciye |
Ar. |
Kız |
Kurtarıcı, kurtaran, önder.
|
| Menzure |
Ar. |
Kız |
1. Adanmış, söz verilmiş. 2. Adak olarak belirtilmiş.
|