| Hâlet |
Ar. |
Kız/Erkek |
Hal, durum.
|
| Hakikat |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Gerçek, doğru. 2. Gerçek olan şey, gerçeklik.
|
| Gazel |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Divan edebiyatında bir nazım biçimi. 2. Türk müziğinde belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sesle yapılan taksim. 3. Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı.
|
| Gazal |
Ar. |
Kız/Erkek |
Ceylan.
|
| Fikret |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Düşünce, fikir. 2. Zihin, akıl. 3. Kuruntu.
|
| Feza |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Uzay. 2. Geniş alan. 3. Geniş ova.
|
| Feyzan |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Bolluk, bereket. 2. Taşma, taşkın.
|
| Feyha |
Ar. |
Kız/Erkek |
Büyük, geniş, engin.
|
| Ferhan |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Sevinçli, neşeli. 2. Memnun.
|
| Felek |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Gökyüzü. 2. Dünya, âlem. 3. Talih, baht, şans.
|
| Fehamet |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Büyüklük, ululuk. 2. Saygınlık, değer, onur.
|
| Fedakâr |
Ar. |
Kız/Erkek |
Kendini, kendi çıkarlarını feda etmekten çekinmeyen, özverili.
|
| Feda |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Bir amaç uğruna değerli bir şeyi gözden çıkarma. 2. Kurban.
|
| Ezel |
Ar. |
Kız/Erkek |
Başlangıcı, öncesi olmayan geçmiş zaman, öncesizlik.
|
| Eylül |
Ar. |
Kız/Erkek |
1. Kendisine tapınılan, ibadet edilen.2. Yılın dokuzuncu ayı.
|
| Ender |
Ar. |
Kız/Erkek |
Çok az, çok seyrek, az bulunan.
|